İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda öldürülen gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz, Kaşıkçı cinayetine ait davada yargılamanın durdurulması ve evrakın Suudi Arabistan isimli makamlarına devredilmesi kararına karşı yaptığı itirazın reddedilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. Cengiz, durdurma kararının kaldırılmasını ve yargılamaya devam edilmesini talep etti.
Washington Post müellifi Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın nikah süreçleri için gittiği İstanbul’daki Suudi Arabistan Başkonsolosluğu’nda öldürülmesine ait İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden 26 sanıklı davada, yargılamanın durdurulmasına ve belgenin Suudi Arabistan isimli makamlarına devredilmesine karar verilmişti. Kaşıkçı’nın nişanlısı Hatice Cengiz bu karara itiraz etmiş, lakin itirazı üst mahkemece reddedilmişti.
Hatice Cengiz, bu sefer avukatı aracılığıyla AYM’ye başvurdu. Ferdi müracaat dilekçesinde, Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan idaresine muhalif görüşleri sebebiyle öldürülme ve kaçırılma tehlikelerinden korunmak için inançta olacağını düşünerek Türkiye’ye geldiği, evlilik evrakı almak üzere gittiği Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu’nda boğularak öldürüldüğü ve cesedinin parçalanarak yok edildiği anlatıldı.
Dilekçenin devamında, dava sürecinde belgenin Suudi Arabistan’a devredilmesi istikametinde karar verildiği, bu karara itiraz edildiği, lakin itirazlarının üst mahkeme tarafından kesin olarak reddedildiği, bu sebeple ayrıca başvurulacak hukuksal yol kalmadığından AYM’ye başvurulduğu kaydedildi.
Kaşıkçı’nın cesedi tandırda mı yakıldı?
To view this görüntü please enable JavaScript, and consider upgrading to a web browser that supports HTML5 görüntü
Dilekçenin sonuç kısmında ise İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı ve bu karara karşı üst mahkeme olan 12. Ağır Ceza Mahkemesi’ne yapılan itirazın kesin olarak reddedilmesinin, Anayasa’nın 17. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 2. unsurlarında devlete getirilen olumlu yükümlülüklere ters olduğu ve hayat hakkının ihlal edildiği savunuldu.
Bu kararların Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi’nin (AİHS) 3. unsurunda düzenlenen azap ve üzücü muamele yasağının devlete getirdiği müspet yükümlülüklerin ihlali niteliğinde olduğu belirtilen dilekçede, durdurma kararının kaldırılması ve yargılamaya devam edilmesi istikametinde karar verilmesi talep edildi.
Kaşıkçı, 2 Ekim 2018’de Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda öldürülmüştü. ABD istihbaratının geçen yıl açıkladığı raporda, Kaşıkçı’ya yönelik operasyonun Suudi Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın onayı olmadan gerçekleştirilemeyeceği değerlendirmesinde bulunulmuştu.
ANKA,DW/BÖ,SSB